Fotoğraflar: Uğur SARIDURAN/Gardırop Magazin 

Savaşçı’nın ardından yeniden NOW ekranlarındasınız. Öncelikle tekrardan ailemize hoş geldiniz. Yarın akşam “Gülümse Kaderine” yeni bölümüyle izleyiciyle buluşacak. Şimdiye kadar nasıl tepkiler geldi? Gelen tepkilerden memnun musunuz?

Merhaba hoş bulduk :) Benim kendi çevremden güzel tepkiler geliyor, Sosyal medyadan anladığım kadarıyla da belli bir kitlenin ilgisini çekmiş durumdayız. Gelen tepkilerden memnunum, henüz iki bölüm yayınlandı ve hikayemiz ilerledikçe insanları daha fazla içine çekeceğini düşünüyorum.

Dizide canlandırdığınız Ekin Ünal karakteri bundan sonraki süreçte izleyicide ne gibi duygular uyandıracak sizce?

Ekin mağrur, sakin duruşlu, başarılı genç bir adam. Oldukça zeki ve bazen zekasını insanların üzerinde üstünlük kurmak için bir silah olarak kullanabiliyor. Ben insanların Ekin’i seveceğini ama bazı ön yargılarına anlam veremeyeceğini düşünüyorum. Bu yargıların sebebi de zamanla izleyicinin anlayacağı şeyler olacak.

Ekin sizce sert bir karakter mi? Yoksa çocukluğunda yaşadığı zorluklar yüzünden öyle mi davranmak zorunda kalmış? 

Aslında sert  bir adam değil ama kontrolcü olması ve tabi geçmişte yaşadığı bazı travmalardan dolayı damarına basıldığında sert olabiliyor.

Savaşçı dizisinde Selçuk karakteri ağırbaşlı, soğukkanlı bir karakterdi. Şimdi canlandırdığınız Ekin karakteri de öyle gibi… Rol seçimi yaparken buna özellikle dikkat ediyor musunuz yoksa öyle mi denk geliyor?

Hayır özellikle böyle bir seçimim olmuyor denk geldi. Ekin ve Selçuk’un bazı özellikleri benziyor gibi olsa da aslında ikisi birbirinden çok farklı karakterler.

Ekin karakterini eleştirecek olsanız hangi yönlerini eleştirirdiniz? Kendisiyle empati kurabildiğiniz yanları var mı?

Empati kuruyorum karakterle. İlk başta anlayamadığım duygularını empati kurarak içselleştirmeye çalışıyorum. Ekin zaten aklı başında bir adam ve empati kurarak onu anlayınca eleştirecek bir şeyi aklıma gelmiyor.

Ekin’in yolu ilk bölümde Yaren ile kesişti. Karakterinizin hayatına aşk girecek gibi duruyor. Nasıl bir değişim bekliyor şimdi izleyiciyi?

Ekin’in asıl sorunları ve değişimi aşkla gün yüzüne çıkacak diyebilirim ve gerisi diziye kalsın.

Aslen basketbol ve yüzmeyle iç içe büyüdüğünüzü biliyoruz. Yoğun setten artan kalan zamanlarınızda spor yapabiliyor musunuz?

Evet hayatımda spor hep vardı olmaya da devam ediyor. Set yoğunluğundan eskisi kadar olmasa da zaman buldukça yapıyorum rahatlatıyor.

Üniversitede Sivil Havacılık ve Kabin Hizmetleri bölümünü bitirdiniz. Kariyerinizi bu alanda geliştirmeyi düşündünüz mü hiç? Oyunculuğa geçiş nasıl oldu?

Açıkçası hiç düşünmedim. Okurken bile düşünmedim. Bu da ülkemizin genel sorunlarından biri. Zaten çoğu insan ya okuduğu mesleği yapmıyor veya yapamıyor. Benim gibi eğitim hayatına devam etmek için bir şekilde bir alandan devam ediyor. Bölümü seçmemin sebebi ‘Güzel meslek  belki ileride düşünürüm’ düşüncesiydi sadece. Üniversitemin tam bittiği yıl Best Model of Turkey yarışmasına katılmıştım ve üzerine Savaşçı dizisine başladı. Kamera önünde olmayı sevdim ve oyunculuk bana çok heyecan verici gelmeye başladı. İşi sevdikçe kendimi bu alanda geliştirmek için daha çok heveslendim. Ve her şeyimi bu meslek üzerine kurmaya başladım.

Peki bugüne kadar sette en çok zorlandığınız bir sahneyi hatırlıyor musunuz? Bu anı bizimle paylaşır mısınız?

Savaşçı dizisinin çekimleri Eskişehir’de oluyordu. Kışın Eskişehir’de gece sahneleri dağda tepede çekerken soğuktan gerçekten konuşamadığımız oluyordu. Bir sahne aklıma gelmiyor ama genel olarak o soğuklarda çektiğimiz sahneler en zorlarıydı.

Oyunculuğun en zor ve en keyifli yanlarını sormak isteriz…

Bence en zor yanı enerjini kontrol edebilmek. En keyifli yanı da kendinden biraz uzaklaşmak, meditasyon gibi.