FARK YARATAN PROJEDE ROL ALMAK BENİ SETE İLK KEZ ÇIKIYORMUŞUM GİBİ HEYECANLANDIRIYOR
“Kefaret” dizisinin ardından sizi “Son Nefesime Kadar” dizisinde Mihri karakteriyle izliyoruz. Mihri nasıl birisi size göre?
Başkomiser Mihri olarak izleyicinin karşısındayım. İlk kez bir polisi oynuyorum ve bence bir polisi oynamak çok eğlenceli ve heyecan verici ama aynı zamanda kızını kaybetmiş, torununu büyütmek zorunda kalmış, mesleğinden ötürü de her zaman güçlü duran bir kadını canlandırıyorum. Dramasıyla, aksiyonuyla, hikayesiyle ekranda fark yaratan bir projede rol almak sanki sete ilk kez çıkıyormuşum gibi beni heyecanlandırıyor…
Mihri’yi canlandırmanın en keyifli yönü nedir? Onun en çok beğendiğiniz özelliği nedir?
Mihri çok cesur bir kadın. Zeki, hızlı ve merhametli. Ve mesleki refleksleri özel hayatının da bir parçası olmuş. Kızını kaybettikten sonra kocası ve oğlu onu terk etmesine rağmen torunundan vazgeçmiyor. En çok torununa sahip çıkmasını, ona şefkatle bakışını seviyorum sanırım Mihri’nin.
MİHRİ’YE YASALANACAK BİR OMUZ BULMASINI ÖNERİRDİM
Peki Mihri karşınıza çıksa ona neler söylemek isterdiniz?
Mihri karşıma çıksa ona derdim ki: "Arada kendine yaslanacak bir omuz bul ve yaslan, soluklan; birine güven, sarıl, dertleş."
BBC’nin BAFTA ödüllü Happy Valley dizisinin Türkiye uyarlaması aslında “Son Nefesime Kadar”. Siz orijinalini izlediğinizde neler hissettiniz? Size geçen en yoğun duygusu ne oldu?
Happy Valley dizisini zaten severek izlemiştim. Türkiye uyarlaması için teklif geldiğinde senaryoyu heyecanla okudum. Mihri, başkomiser olarak televizyonda pek alışık olmadığımız bir karakter. Toplumun güvenliğini, adaletini sağlayan; her zaman doğrunun yanında olan bir karakter olması etkileyiciydi. Aynı zamanda da kadın seyirciyi çeken bir draması var…
Dizinin çekimleri başlamadan silah dersi aldığınızı biliyoruz. Bu nasıl bir deneyimdi sizin için?
Silah kullanma fikri ilk başta hoş gelmedi aslında, ürküttü. İlk kez ateş ettiğinizde silah geri gidiyor, savruluyorsunuz. Ama artık dizide oynarken eğleniyorum…
ŞEHRİN KAOSUNDAN UZAKTA ÇEKİM YAPMAK AYRICALIK
Çekimleriniz Şile’de devam ediyor. Nasıl bir ortam var? Sabahları uyandığınızda, bu sete gitmeyi seviyor musunuz?
Şehrin kaosundan uzakta çekim yapmak kesinlikle ayrıcalık. Şile’nin kasaba havası, samimiyet, yeşil ve deniz havası insanı ekstra iyi hissettiriyor.
KADINLAR GÜNÜ’NDE YILLARDIR KURDUĞUMUZ CÜMLELERİ TEKRAR TEKRAR KURMAK YORUCU
Son Nefesime Kadar dizisi aynı zamanda kadına yönelik şiddet konusunda da farkındalık yaratmayı hedefliyor. Neler söylemek istersiniz bu konu hakkında?
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde hala yıllardır kurduğumuz cümleleri tekrar tekrar kurmak yorucu; Kadınların yüceltildiği bir toplumda yaşamak istiyoruz. Dizide sevdiği adamdan şiddet gören, tecavüze uğrayan, yalnız bırakılan, hakkını aradığı için dışlanan kadınlar var. Kendi kızının başına gelenin başka kadınların başına gelmemesi için savaşan kadın polis Mihri var. Bu dizi sayesinde pek çok kadının sesi olduğumuza eminim.
Afra Saraçoğlu ile sahnelediğiniz iki kişilik tiyatro oyununuz “Bir Barda Bir Gece” de tam da bu konuyu ele alıyor. Oyunun geri dönüşlerinden memnun kaldınız mı?
Bir Barda Bir Gece, kadın cinayetleri üzerine bir oyun. Kadın olmak dünyanın her yerinde zor, her yerde tehlike altındasınız; bu durum en medeni dediğimiz ülkelerde bile aynı.
Senaryosunu yazdığınız ve yönetmenliğini üstlendiğiniz Poz dizisinin NFT olarak yayınlanacağını duyurmuştunuz. Yaklaşık altı ay üzerinde çalıştığını bildiğimiz proje sizin için nasıl bir deneyim oldu?
Galiba dünyadaki ilk dijiromanı yaptık ekipçe. Benim için de öğrenme süreci oldu ama NFT, bolckchain nedir diye sorduğunuzda hala anlatmakta zorluk çekiyorum. Fotomanüpilasyon teknikleriyle gerilim ve komedi tarzında bir iş koyduk ortaya. Fotoroman gibi düşünün, bazen duyguyu yansıtırken zorlandık. Fotoğrafta tüm duyguları zamanlama içinde çıkarmak gerekiyor. Kurgu çok önemliydi. Ve ses getiren bir projeye imza attık. Satışı devam ediyor. İyi ki yaptık. Çok güzel bir deneyim oldu benim için…
Bundan birkaç ay önce özel kilimler tasarladınız ve bu kilimleri web sitesi aracılığıyla satışa sundunuz. Hepsi harika görünüyordu :) Bu kilimleri kendiniz de kullandınız mı? Yine benzer çalışmalarda yer almayı düşünüyor musunuz?
Resim yaptığımdan dolayı böyle bir teklif geldi, ben de „bir bakayım yapabiliyor muyum“ dedim. Bir şeyler yaptım, herkes de beğendi :)
SEVDİĞİM İŞİ YAPMAK EN BÜYÜK MOTİVASYONUM
Yıllardır dizilerde, filmlerde yer alıyorsunuz, kariyerinize başarı katmaya devam ediyorsunuz. Uzun yıllardır bu sektörde yer alan bir oyuncu olarak siz motivasyonunuzu nereden alıyorsunuz?
Öncelikle teşekkür ederim. Ben oyunculuğu seviyorum ve her projede farklı karakter yaratmak hoşuma gidiyor. Eee tabi sevdiğim işi yapıyor olmak da motivasyon sağlıyor :)