“BENCE ZAHRA KARAKTERİNİN SÜRPRİZLERİ BİTMEYECEK”
Sizi Baraj dizisinde Zahra karakteriyle izliyoruz. İzleyicinin ilk olarak Halil’in eşi olarak tanıdığı Zahra’yı şimdiki bölümlerde, Tarık’a olan ilgisi ve onu kazanma planlarıyla izliyoruz. Zahra’nın hikayesi nereye evrilecek?
Zahra’nın hikayesi bambaşka bir noktaya geldi. İnanın senaryo bana da sürpriz oluyor. Onun için hikayenin nereye evrileceğini ben de bilmiyorum ve her hafta merakla okuyorum senaryoyu. Ama bence sürprizleri bitmeyecek bu karakterin…
Geçtiğimiz bölüm, Halil’in kardeşine istemeden zarar verdiğini izledik Zahra’nın. Bu durumu toparlamak içinse kötücül yöntemlere başvuruyor. Karakterin hikaye içinde giderek daha tehlikeli bir hal aldığını söyleyebilir miyiz?
Aslında Zahra, kendisini tehlikenin içinde buluyor. Tarık’ı kazanmak için her şeyi göze alıyor. Bu nedenle de tehlikeden de kaçmıyor. Bundan sonra da kaçmayacak bence :)
“ZAHRA’DAN VAZGEÇMEMEYİ ÖĞRENİYORUM”
Zahra’nın en güçlü yanları size göre neler?
Bence çok hırslı bir karakter. Ben hırsı değil azmi seviyorum; ama Zahra hırslı, tuttuğunu koparıyor ve kendine güveniyor. Varmak istediği nokta için ona hiçbir şey engel olamıyor. Zahra’dan vazgeçmemeyi öğreniyorum aslında :) Tabii o kötülüğe başvuruyor. Ben azmi severim, hedefe ulaşmak için engeller karşısında pes etmemeyi, yılmamayı severim ama bunun için kötülüğe asla başvurmam.
“BURAK İLE KARŞILIKLI OYNAMAK ÇOK KEYİFLİ”
Baraj setinde nasıl vakit geçiriyorsunuz? Feyyaz Duman, Biran Damla Yılmaz, Burak Yörük ve Sumru Yavrucuk ile nasıl bir uyum yakaladınız?
Farklı hikayeler aktığı için bütün isimlerle karşılıklı sahnelerimiz yok ama ekip olarak uyum içindeyiz. Sete geldiğim ilk günden beri herkes bana çok yardımcı oldu. Burak ile çok sahnemiz var. Onunla karşılıklı oynamak çok keyifli…
“BEST MODEL OF THE WORLD UNVANI KARİYER YOLCULUĞUMDA BANA YARDIMCI OLDU”
31. Best Model of the World yarışmasında birinci seçildiğinizi biliyoruz. Bu yarışmadan sonra hayatınız nasıl değişti? Oyunculuk kariyeriniz nasıl başladı?
Benim için çok özel bir yarışma ve kalbimde yeri çok ayrı çünkü o yarışmayla kariyer açısından başka bir noktaya geldim ve önümde birçok kapı açıldı. Bu unvan, kariyer yolculuğumda bana yardımcı oldu diyebilirim. Ama oyunculuk yapmaya, çok küçük yaşlarda karar vermiştim. Bunun için çok emek harcadım. Ülkemden ayrıldım, yeni bir dil öğrendim, yeni bir hayat kurdum, hala eğitimler alıyorum kendimi geliştirmek için…
Modelliğe devam ediyor musunuz?
Ben bütün enerjimi oyunculuğumu geliştirmeye harcamak istiyorum, bu nedenle de ancak çok sevdiğim bir tasarımcı olduğunda modellik yapıyorum. Mesela en son Atıl Kutoğlu, yeni koleksiyonunun yüzü olmamı istedi. Atıl çok değerli ve benim de çok sevdiğim bir isim. Çok keyifle yer aldım…
Daha önce sinema filmlerinde de rol almayı istediğinizi belirtmiştiniz. Bu konuda hayranlarınıza güzel haberleriniz var mı?
Evet, sinemada yer almayı çok istiyorum. Birkaç teklif aldım ve onları değerlendiriyorum şu anda. Senaryolarını okuyorum. Umarım güzel şeyler olur…
“BİR BUÇUK YILDIR AİLEMİ HİÇ GÖRMEDİM”
Faslı olduğunuzu ve 6 kardeşli bir ailede büyüdüğünüzü biliyoruz. Pandemi döneminde ailenizle görüşme şansı buldunuz mu? Kardeşleriniz nerede yaşıyor?
Maalesef pandemi döneminde hiç Fas’a gidemedim. Abilerim ve bir ablam İtalya’da, bir ablam Katar’da yaşıyor, annem İtalya ve Fas arasında gidip geliyor. Bir buçuk yıldır hiçbirini görmedim, sadece görüntülü görüşmeler yaparak hasret giderebiliyoruz.
“SAĞLIKLI YAŞAM BENİM HAYAT TARZIM”
Spora özel bir ilginiz olduğunu sosyal medya hesabınızdan anlamak mümkün. Hangi sporları yapmaktan hoşlanıyorsunuz? Spora haftada ne kadar zaman ayırıyorsunuz?
Sağlıklı yaşam, benim hayat tarzım. Kendine dikkat etmek, sağlıklı beslenmek ve spor benim vazgeçilmezlerim. Sporumu sabahları yapıyorum, haftada 3 gün 6-7 gibi spora gidip oradan sete gidiyorum. Spor, bana enerji veriyor. Kickboks, pilates, yüzme, fitness ve at binme şu anda ilgilendiğim sporlar. Her zaman bir hoca ile çalışıyorum.
“KADINA ŞİDDET KONUSUNDA ÜZERİME NE DÜŞÜYORSA YAPMAYA HAZIRIM”
22 Şubat doğum gününüzdü ve sosyal medya üzerinden takipçilerinize: “Bana bu doğum günümde hediye vermek yerine Theodora Sevgi Doktorları’na bağışlarınızla desteklemenizi rica ediyorum.” çağrısında bulunmuştunuz. Bu projenin geri dönüşleri nasıl oldu? Bundan sonraki süreçte de sizi farklı sosyal sorumluluk projelerinde görebilecek miyiz?
Evet, benim için çok anlamlı bir gün oldu. Doğum gününde hediye almak güzel ama başkalarını ve özellikle de çocukları mutlu etmek daha güzel. Bu nedenle çok çok daha anlamlı oldu benim için. Kadınlarla ilgili de sosyal sorumluluk projelerinde yer alacağım. Çünkü “kadın şiddeti” kanayan bir yara ve bitmeli. Ben bu şiddeti durdurmak için üzerime ne düşüyorsa yapmaya hazırım.
“HAYVANLARIN PARAYLA SATIN ALINMASINA KARŞIYIM”
Hayvanlara özel bir ilginiz olduğunu biliyoruz. Kendiniz de hem kedi, hem köpek sahibisiniz. Köpeğinizi sahiplendiğinizi daha önce “Dostumun Dünyası” programımızın Instagram yayınında açıklamıştınız. Alıştınız mı birbirinize? Köpeğiniz, kediniz ile anlaşabiliyor mu artık? :)
Hayvanların parayla satın alınmasına kesinlikle karşıyım. Bu nedenle ben hayvanlarımı sahiplendim. Ben onlara çok alıştım ama onlar birbirine alışamadı :( Kedi ve köpeğim hala kavga ediyor. Evde hayvan olmasının çok çok güzel bir enerjisi var. Bana çok iyi geliyorlar. Herkese bu güzel hissi yaşamasını tavsiye ederim…
Başka bir röportajınızda her sabah uyandığınızda 15 dakika kitap okuyup, güne öyle başladığınızı söylemişsiniz. Ne tür kitaplar tercih ediyorsunuz? En son çok beğenerek okuduğunuz kitap hangisiydi?
Aslında 40-45 dk. okuyorum. Spor sonrası, kahve ve kitap zamanı benim için. Son dönemde romanlarla daha çok vakit geçiriyorum. Dünya ve Türk klasiklerini okuyorum. Aynı anda 3 kitap okuduğum da oluyor; daha önce okuduğumu tekrar okuduğumda. Mesela Anna Karaninna’yı tekrar okumaya başladım son günlerde…