“SEYİRCİMİZİ İKİ SAATLİĞİNE DE OLSA DÜNYA DERTLERİNDEN UZAKLAŞTIRMAK İSTİYORUZ”
Özge Hanım merhabalar. NOW ailemize tekrardan hoş geldiniz! Kısmet’in ilk üç bölümü yayınlandı. İlk tepkiler nasıl oldu? Sonuçtan memnun musunuz?
Hoş buldum! Daha evvel de birlikte çalıştığımız; beraber üretmekten çok mutlu olduğum NOW ailesiyle yeniden buluşmak benim için de çok heyecan verici. Kısmet ilk fragmanımızı paylaştığımız an büyük bir heyecan uyandırdı. Yayınımızdan sonra da izleyicilerimizden hem sokakta bizatihi olarak hem de sosyal medya üzerinden şahane yorumlar alıyoruz. Çok mutluyuz ekipçe diyebilirim.
Kısmet sıcak bir aile komedisi tadında. Siz diziye henüz başlamayanlara diziyi nasıl anlatırsınız? Bu diziyi neden izlemeli sizce seyirci?
Kısmet hem sıcak hem sevgi dolu bir hikaye. İlk günden beri motivasyonumuz seyircimizi iki saatliğine de olsa dünyanın dertlerinden uzaklaştırıp, yüzlerinde tebessüm bırakacak bir iş üretebilmekti. İlk kez bizi izleyecek seyircilerimize de bu sıcaklığın ve farklılığın iyi geleceğine inanıyoruz.
Kısmet için sadece bir aşk hikayesi anlatıyor diyemeyiz. Sizce bu dizi başka neler anlatıyor?
Hikayemize dair en sevdiğim noktalardan biri, sadece bir çift üzerinden ilerlemek yerine aileleri ve Kısmet apartmanı sakinlerini de içine katıp, büyüyerek ilerlemesi. Benim çocukluğumun dünyasında var olan mahalle kültürünü; derdi de sevinci de beraber yaşamayı, o dönemin sıcaklığını seyircimizle paylaşmak istiyoruz.
Melike güzelliği ve zekasıyla herkesin ilgisini çeken bir karakter. Ancak onun duygularla pek işi yok gibi. Sizce gerçekten böyle biri mi Melike? Yoksa kalbinin derinlerinde sakladığı bir şeyler var mı?
Melike’nin duygularla o kadar çok işi var ki, tam da bu yüzden maskeliyor kendini. Hem korkuyor, hem bu yoğun hislerle ne yapacağını bilemiyor. Aşk onu çocuk kalan, yetişkin olamamış yanından vuruyor. Başına buyrukluğu da fırlamalığı da aşkın savunmasızlığına karşı bulduğu savunma mekanizmaları.
Melike’nin Doğan’la ilişkisi nasıl yorumlarsınız peki? Bir türlü kavuşamamalarının sebebi sizce ne?
İkisi de birbirlerinin hem güvenli alanı hem de macera. Hayata karşı birlikte risk almaları gerekiyor, doğru bildikleri çoğu şeyden vazgeçmeleri, dönüşmeleri gerekiyor. Gösterdikleri direnç en büyük engelleri bence.
Karakteriniz içi içine sığmaya, özgür ruhlu güçlü bir kadın. Böyle bir karakteri canlandırmak size ne hissettiriyor? Onunla ortak yönlerinizin olduğunu düşünüyor musunuz?
Melike’yle yüksek enerjimiz, canayakınlığımız kesinlikle benziyor. Çok keyif aldığım bir neşesi var. Macera seven yanı bana da iyi geliyor. Ben kendi adıma konuşurken sevgi ve nezaket temelli olmaya çok önem veren biriyim; Melike bu noktada benden apayrı bir dünyada diyebilirim.
Partneriniz Cem Bey ile şahane bir ikili oldunuz :) Set arkasındaki arkadaşlığınız nasıl?
Cem’le arkadaşlığımız Bursa Bülbülü hazırlık sürecinde başladı. Çok uzun zamandır tanıdığım, enerjisiyle, nezaketiyle, kibarlığıyla birlikte çalışması çok zevkli bir insan. Her zaman sahneyi daha da nasıl zenginleştirebiliriz merakıyla gelir ve sizden de bir öneri gelirse her zaman destek olur. Onunla çalışmak, dertleşebilmek birlikte üretmek çok büyük bir kolaylık ve keyif diyebilirim.
Oyunculukla ilgili hatırladığınız en güzel anınızı hatırlıyor musunuz? Bizimle paylaşmak ister misiniz bu anıyı? :)
En yakın zamanlı olarak, Bursa Bülbülü’nün son set gününü söyleyebilirim. Erdek ve Bursa’daki çekimlerimizi tamamlayıp son haftamızda İstanbul’a dönmüştük. Son set günümüzde de Arzu’nun evlenme teklifi alacağı, Çiçek Pasajındaydık. O gece tüm ekiple vedalaştığımız duygu dolu şahane bir birinde sahne çekiyor olmaktı. Sabah 7’de setten ayrıldıktan sonra; akşamüstü tekrar İstiklal’e geldiğimde kurduğumuz dekorlar her şey yerini aslına bırakmıştı. Birkaç saat içinde aynı mekanın böyle bir zaman atlaması yaşaması; aynı gün içinde farklı iki gerçekliği Çiçek Pasajı’nda deneyimlemek beni çok etkilemişti.
“TEMEL MOTİVASYONUM ROLÜN, ÜRETMEK İÇİN YAŞAM ENERJİMİ KÖRÜKLEMESİ”
Son dönem komedi janralı işlerde sizi izledik. Genel olarak nasıl rollerde olmayı tercih ediyorsunuz?
Bursa Bülbülü ve Kısmet’ten evvel dram ağırlıklı işlerde rol aldım. Aslında temel motivasyonum her projemde heyecan duymak. Spesifik olarak belli bir janrada kendimi sınırlamak yerine; okuduğum karakter için heyecan duyduğumda ve sahnelere dair hayal kurarken kendimi bulduğumda o işin içinde yer almak, katkı sağlamak istiyorum. Temel motivasyonum rolün, üretmek için yaşam enerjimi körüklemesi diyebilirim.
Peki Özge nasıl biridir? Ekranlarda enerjiniz çok yüksek. Hayata karşı da genel olarak pozitif mi yaklaşmaya çalışıyorsunuz?
Yaşamayı çok seven, aldığım her nefes için de şükreden, pozitif bir insanım. Ömrüme de, kendimi bilmek üzerine bir öğrenim süreci olarak bakıyorum. Bu da bende gerçekçi bir olumluluk doğuruyor. Hayalkırıklığına uğradığım, üzüldüğüm her konuda sorumluluk almayı ve hayatta neden böyle bir seçim yapmış olabilirim sorgulamasına kafa yormayı seviyorum. Ah başıma gelenler olarak görmek yerine, kendimde neyi idrak edip; farkındalık kazanıp ders çıkarabilirim? Günün sonunda iç sesim bana hep, sana karşı değil; senin için bu yaşananlar der.
Özel bir ilgi alanınız var mı peki? Bir röporajınızda koyu Fenerbahçeli olduğunuzdan bahsetmişsiniz? Hasta Fenerbahçeliyim. Sezonda da maçları takip eden, statta yıllardır yerini alan bir taraftarım.Onun dışında da işten kalan zamanlarımı iyi değerlendiren biriyim.Aktif olarak spor yapıyorum. Sanatın başka dallarında da üreten çok sevdiğim dostlarım var. Onların atölyelerini ziyaret etmeyi, öğrenmeyi; sergilerinde eşlik edip üretimlerinden beslenmeyi çok seviyorum. Son 2 senedir yazmaya başladım, kendime kişisel bir zaman ayırıp bu kasımı geliştirmekten de çok keyif alıyorum diyebilirim.
“AŞK DA SEVGİ DE KOŞULSUZLUL İÇİNDE OLMALI”
Peki ya gerçek hayatta aşkı nasıl yorumlarsınız? Sevginin yeri nerededir sizin için?
Kendilik, özgünlük kavramı benim için çok önemli. Yaşamda yol alırken hepimiz sürekli değişime uğruyoruz. İnandıklarımız, fikirlerimiz, rutinlerimiz, isteklerimiz mütemadiyen değişiyor. Bu dönüşüm hali yaşama isteğimi artırıyor. Sevgi de tam bu noktada merkezimde. En otantik, kendimle daha da barışık oldugum versiyonum için emek verirken koşulsuzca beni seven, yolumu şefkatle destekleyen sevgiler gücümün kaynağı oluyor. Aşk da sevgi de böyle bir koşulsuzluk içinde olmalı bence. Herkesin birbirine karşı sınırlarını gözettiği, ve fakat kendimizin en iyi versiyonuna ulaşmaya çalışıp hayallerimiz için emek verirken destek olduğu; inanç kattığı bir bağ.
