Öncelikle NOW ailesine hoş geldiniz Müge Hanım :) Gaddar dizisinde Şengül karakterine hayat veriyorsunuz. Sizin bu dizide yer alma hikayeniz nasıl gelişti, biraz bahsedebilir misiniz?
‘Gaddar’la yolculuğum aslında projenin başlangıç zamanıyla aynı. Şengül karakteri için ilk görüşülen oyunculardan biriydim. Ve o kadar iştahla okudum ki senaryoyu ve de karakteri; açıkçası hem daha önce canlandırdığım karakterlere hiç benzemediğinden hem de bir derdi, derinliği olduğundan beni çok heyecanlandırmıştı. Audition’a girdiğim ilk günün ardından aylar sonra Şengül’ün bana teslim edildiğini öğrenince inanılmaz mutlu oldum.
“ŞENGÜL HAYATIN ZORLUKLARI KARŞISINDA AYAKTA KALMAYA ÇALIŞAN BİR KADIN”
Şengül uysal bir kadın. Kimseye muhtaç olmadan oğlu için ayakta kalmaya çalışıyor ama çoğu zaman başarısız oluyor. Sizce nasıl bir kadın Şengül ve bu konuda neden başarısız oluyor?
Şengül, hayatın zorlukları karşısında ayakta kalmaya çalışan bir kadın. Başarısız olmasının temel sebebi, dış dünyanın zorlukları ve hayatın getirdiği sınavlar karşısında tek başına mücadele etmek zorunda olması. Bu yalnızlık, onun mücadelesini daha da zorlaştırıyor ve bazen kaybetmesine neden oluyor.
“ŞENGÜL’E İŞ GÜCÜNÜ KEŞFETMESİNİ TAVSİYE EDERDİM”
Aynı zamanda karakteriniz umutsuzluğa kapılabiliyor, depresyon girmeye de meyilli. Siz Müge olarak Şengül’e nasıl tavsiyelerde bulunmak isterdiniz?
Müge olarak Şengül’e önce gerçekten sakin olmasını söylerdim; senaryoyu okurken ve de bölümü izlerken Şengül’ün gözlerindeki çaresizliği ve de kafasındaki soru işaretlerini, tedirginliklerini çok net görebiliyorum. Ancak bir yandan da gücünü ve de değerini içten içe bilen ama kabullenmeyen biri. O nedenle kendi iç gücünü ve değerini keşfetmesini tavsiye ederdim.
Dağhan, Aydan, Samet ve Şengül liseden arkadaşlar. Onların arkadaşlıklarını nasıl tarif edersiniz?
Aynı mahallede büyümüş, aynı sıraları, dertleri, mutlulukları yaşamış ve paylaşmış dört yakın arkadaş. Uzun yıllardır arkadaşlık ettikleri için yıllar içerisinde birbirlerinin hem mutluluklarına hem üzüntülerine tanıklık ediyorlar. Bu sebeple gerçek bir hikaye ve ortak bir duygu ortaya çıkıyor.
“SİNEFİL OLDUĞUMU SÖYLEYEBİLİRİM”
Bursa doğumlu olduğunuzu biliyoruz. İstanbul’a gelme hikayenizi dinleyebilir miyiz?
Aslında özel bir hikayem yok. Oyuncu olmadan önce de sinemaya, tiyatroya inanılmaz meraklı biriydim. Kendimce sinefil olduğumu söyleyebilirim; ciddi anlamda özellikle farklı ülkelerden bağımsız filmleri izlemeyi çok seviyorum; keza tiyatro oyunlarını da öyle. Tüm bunlarla beslenip heyecanlanmam sonrası oyunculuk da kanıma girince kendimi İstanbul’da buldum.
“İyi ki bu sektöre girdim” dediğiniz bir an var mı? Varsa, bizimle paylaşır mısınız?
Uzun mesailer harcayarak yarattığımız karakterlerin izleyenlerin kendi hayatlarından bir parça bulması bana her defasında bunu hissettiriyor. Bir senarist yazıyor, bir yapımcı inanıyor ve ben de bunu canlandırıyorum. Şengül’ün benimle ses bulması ve hayatımızdaki Şengüllere “ben de bu hayatı yaşıyorum ve anlıyorum” dedirtmek çok güzel bir his.
Sizi Pis Yedili dizisiyle tanıdı izleyici.. Aradan çok yıllar geçti. Bu yılları nasıl değerlendirdiniz? Oyunculuğunuzu geliştirmek için çeşitli çalışmalarınız oldu mu?
Aradan geçen yıllarda, sadece teknik çalışmalarla değil, hayatın kendisinden de beslenerek oyunculuğumu geliştirdiğimi düşünüyorum. Farklı insanlarla etkileşim, yeni yerler keşfetme ve hayatın sunduğu zorluklarla yüzleşme; tüm bunlar benim oyunculuğuma derinlik ve gerçekçilik katmama yardımcı oldu. Kısacası, yaşamın kendisi en büyük öğretmenim oldu.
“BENİM DE KORKULARIM VAR”
Başka bir röportajınızda cesareti, “Hiç korkmamak değil, korktuğun halde korkunun üzerine gidebilmektir.” olarak tarif etmişsiniz. Peki siz kendinizi cesaretli buluyor musunuz?
Herkes gibi benim de korkularım var ama kendimi cesaretli buluyorum. Bugüne kadar korkularımın üzerine gitmenin hep faydasını gördüğümü düşünüyorum.
Arkadaşlarınız en çok hangi özelliklerinizi severler veya sevmezler? :)
Arkadaşlarımla randevularımıza genellikle en geç giden maalesef ben oluyorum. :)
Son olarak Müge Bayramoğlu boş zamanını nasıl değerlendirir, en çok neler yapmaktan hoşlanır diye sormak isteriz…
Film Festivali zamanıysa beni net Kadıköy Sineması ya da Atlas Sineması’nda bulabilirsiniz. :) Okumayı, arkadaşlarımla mahallemde sevdiğim mekanlarda vakit geçirmeyi, tiyatro oyunlarına ve konsere gitmeyi çok seviyorum.